UYANMA YENİAYI

Hatırlar mısın, küçükken, o karanlık kış sabahında, dışarısı buz gibi, güneş daha doğmadı, yorganın altı sıcacık ama okula gitmek zorundasın. Uyku tatlı tatlı almış seni kucağına, sarmış kollarını, bacaklarını, hiç hareket edesin yok… Sadece 5 dakikacık daha uyuyayım diyorsun… Hatırladın mı o günleri? Ve 5 dakika geçer, sonra 5 dakika daha… Sonra ise, annen veya baban gelir içeri, bakar ki kendin uyanmıyorsun, seni uyandırır. Şanslıysak, annemiz öperek, başımızı okşayarak, kulağımıza “uyanma vakti geldi bebeğim” fısıldayarak uyandırır bizi… Peki ya değilsek, babamız gürültü ile odaya girip bir hışımla yorganı üstümüzden çekerek, “hala uyuyor musun, çabuk fırla, geç kalıyorsun” diye bağırır… O sıcacık yorganın altındayken, uykunun kollarındayken, bir anda çekilen o yorganla birlikte aniden gelen üşümeyi bilir misin? Yaşayanlar ne demek istediğimi çok iyi anlayacaktır, o anda gelen o üşüme hayata küstürür insanı :)

Tam da böyle bir yeniaya uyandık bu sabah! Koç burcunda Chiron kavuşumlu yeniay… Yeniay olmasına rağmen bir sürecin tamamlanmasını anlatıyor. Bir uyanış süreci… Bazılarımız için bitişleri ve yaralanmaları getiriyor. Bazılarımıza ise, şifa getiriyor. Aslında o sert babanın amacı, bize eziyet etmek değildir, aksine iyilik yapmaktır. Evet, keşke daha yumuşak bir yöntemi tercih etse, ama bazen işe yaraması için yöntemin sert olması gereklidir. Uzun lafın kısası, bazılarımızın şifaya ulaşması için zorlu uyanış sürecini deneyimlemesi gerekmektedir. Hani, iyileşmek için içtiğimiz o acı ilaç var ya, onun gibi düşünelim :) Şifa niyetine!

Şimdiye kadar yazdığım en kısa yazı olmuş sanırım… Teknik analiz yapmamak ve öngörüler yazmamak bana da tuhaf hissettirdi ama bu sefer gerçekten içimden gelmedi. Belki yarın Youtube için detaylı video çekerim, ama söz vermiyorum. Beni mazur görün, dostlar, akışa bıraktım… Bu yeniay sürecinde bir şeyleri bitiriyoruz zihnimizde, yeni bir döneme uyanıyoruz. Kolaylıkla olsun hepimiz için,

Astralina